6 Şubat 2023 tarihindeki depremlerinin ardından Zorunlu Deprem Sigortası (ZDS) kapsamında sigortalı vatandaşların tazminatlarının hangi tarife üzerinden ödeneceği konusundaki hukuki belirsizlik, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin kararıyla son bulurken yerel mahkemelerdeki davalar da çözüme kavuşturuluyor. Avukat Seda Yılmaz, ortaya çıkan hukuki anlaşmazlık ve Yargıtay’ın konuyla ilgili kararına dair açıklamalarda bulundu
Yılmaz, Kahramanmaraş depremlerinden kısa bir süre önce, 25 Kasım 2022’de Zorunlu Deprem Sigortası teminatlarının yüzde 100 oranında artırılarak Resmî Gazete’de yayımlandığını hatırlatarak “Bölgede milyonlarca kişi, depreme eski tarifeye göre düzenlenmiş poliçeleriyle yakalandı. DASK, 6 Şubat depreminde zarar gören sigortalılara hasar ödemelerinde eski tarife değerlerini esas aldı. Yeni tarifeden yararlanmak isteyen birçok vatandaş, konuyu yargıya taşıdı ve süreç uzadı. Yargıtay tarafından alınan son kararla birlikte belirsizlik ortadan kalktı. Yeni tarifeden yararlanmak isteyen fakat zeyilname yaptırmamış olan vatandaşların bundan yararlanamayacağı, yüksek yargı tarafından kesinleştirilmiş oldu. Yerel mahkemelerdeki davaların da bu içtihadın ardından hızla karara bağlandığını görüyoruz.” dedi.
Yargıtay’ın bu kararı doğrultusunda yeni teminatlardan yararlanmanın bir şartı olduğunu belirten Yılmaz, “Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, 2023/13140 E. ve 2024/5473 K. sayılı kararında, zeyilname yapılmadan yeni teminatlardan yararlanmanın mümkün olmadığına dair bir görüş belirtti. Tarifede artış yapıldığı durumlarda yeni teminat limitlerinden yararlanmak isteyen vatandaşların, zeyilname yani ek poliçe düzenlemesi yapması gerekecek. Yüz binlerce deprem mağdurunun maddi zararları, DASK tarifeleriyle ilgili belirsizlik sebebiyle aylarca tam olarak karşılanamadı. DASK zaten genel ve zorunlu bir sigorta olduğu için hasarları belli bir oranda karşılayabiliyor. Yaşanan süreç, olası felaketler için DASK yanında özel sigorta şirketlerinden ihtiyari deprem sigortası yaptırılması gerektiğini de ortaya koydu” diye konuştu